Müzik ile Kokunun Dansı: MEZOPOTAMYA RAPSODİSİ!
Eskiden beri kokulara meraklıydım. Çocukluktan itibaren parfümlere, kolonyalara ve çiçek kokularına çok ilgiliydim. Hep harçlığımı biriktirip parfüm alırdım. Büyüyüp şöhret olunca, devasa bir koku ve parfüm koleksiyonum oldu evde. İnsanlar, tespih, değerli taş, oyuncak araba veya ilgi alanlarına göre başka şeyler biriktirirken, ben de koku biriktirdim. Dünyada üretilmiş bütün parfümleri, kolonyaları toplamaya başladım, bir koku koleksiyonu yaptım. Bu devasa koku koleksiyonuna rağmen, koku arayışım hiç bitmedi.
Memleketim Mardin’e gidip gelirken, oradaki akrabalarımın, köylülerimin sürekli benden bir beklenti içinde olduklarını görüyordum. Bu beklenti, kısa vadeli imkanlar dahilinde yaptığım yardımlarla çözülecek gibi değildi. Annelerin bakışlarında, “Sen başardın, kurtardın kendini, bizim çocuklarımızın kurtulmasına da yardım et” beklentisini okuyabiliyordum. Ancak ben bir ses sanatçısıydım, elimden çok da bir şey gelmiyordu.
Bir ilkbahar sabahı Mardin’deki köyümde, tepeleri, dağları gezerken, yabani bir gülle karşılaştım, yanına oturdum, uzun uzun kokladım. O kadar güzel ve o kadar doğal kokuyordu ki, aklımı başımdan aldı. Bu topraklarda bu kadar güzel kokan bir gülün olması beni çok etkiledi. Köye geri döndüğümde, ne yapacağımı bilemeden, orada bekleyen gençleri görünce, bir ilham gibi içime doğdu Mezopotamya Güllerini, Anadolu Güllerini diriltme fikri.
İlk önce kimseye açmadım bu fikrimi. O gün ve o günün gecesi uzun uzun düşündüm. Olabilir miydi? Burası bir gül diyarına dönebilir miydi? Bu gençlere bir iş imkanı doğabilir miydi? Benim için de bir koku cennetine dönüşebilir miydi? O günün sabahı bütün gençleri kahvaltıya çağırdım, uzun uzun bir köy kahvaltısı yaptık. Sonra dedim ki, buraya gül ekmek istiyorum, Mezopotamya Güllerini yeniden diriltmektir hayalim. Burayı bir gül cennetine dönüştürmek istiyorum. Sizin fikriniz nedir, çalışır mısınız, destekler misiniz, başarabilir miyiz?
Gençlerin gözlerindeki ışıltıyı, parıltıyı görünce, bu işi kesinlikle yapmam gerektiğine inandım.
İşe önce gül ekmekle başlayacaktık. Uzun bir süreçti bu ve sabır ile emek gerekiyordu. 600 dönüm arazi belirledim. Büyük bir kısmına gül, geri kalan kısmına lavanta ektik. Köydeki gençler ve kadınların büyük bir kısmı gül işinde çalışmaya başladı. Bir anda büyük bir sektöre giriş yapmış oldum. Büyük bir emek ve sabırla ekim işlemini yaptık. Çok çileler çektik. Nihayet o gün geldi ve ilk güllerimizin hasılatını yaptık. Çok mutluyduk.
Zamanla elimdeki bütün yatırımı, hatta oturduğum evi bile ipotek ettirip, yatırımı büyütmem gerekti. Çünkü gül ekmek yetmiyor, fabrikasını da kurmak gerekiyordu. Fabrikasını kurdum köye. İşleme tesislerini kurmak da gül ekmek kadar önemli, ama daha zahmetliydi. Bu süreçte sayısız engelle karşılaştım, ama yılmadım, yoluma devam ettim. Nihayet fabrika kurma işi de bitti ve üç yıllık gül hasılatının sonunda, artık işlenebilir; yağı, esansı ve suyuyla piyasaya sunulabilir ürünlerimiz vardı.
NOTALARIN KOKUYLA DANSI!
Koku dünyası çok farklı bir dünya. Müzikle çok yakın bir benzerlik oluşturuyor, bu yüzden beni hep çok etkiliyor. Bir parfümü oluşturan esanslardır ve bu esansların etkisinin ne kadar sürdüğü önemlidir. Kokuların özellikleri de bunlara göre şekilleniyor. İşte koku notaları tam burada lazım oluyor. Notalar esansların uçuculuklarına göre kategorize ediliyor.
Bir parfümü oluşturan üç temel nota vardır. Bunlar üst, orta ve alt notalar olarak adlandırılır. Bir insan etkilendiği kokunun nelerden oluştuğunu bu notaları öğrenerek çözebiliyor.
HER ŞEYİN BAŞLADIĞI YER: ÜST NOTA
Üst nota her şeyin başladığı yerdir. Biz bunu çok önemsiyoruz. Koku literatüründe, üst nota birkaç dakikalık etki bıraktığı için fazla dikkate alınmıyor. Ama insan burnu bir kokuyu birkaç dakika kokladıktan sonra artık tanıyor ve koklamayı bırakıyor. İşte bu nedenle aslında bu temel notadır. Üst nota çok uçucu ve yoğunluğu düşük esanslardan oluşuyor. İnsanlara parfüm seçerken bu notanın önemsenmemesi öneriliyor, fakat ben diyorum ki, üst notadaki kokuyu alabilen, kokuların kişiliğini işte o zaman çözüyor.
AŞK İÇİN ATAN BİR KALP: ORTA NOTA
Bir parfümün tam kokusunu ortaya koyan nota, orta notadır. Bu da parfümün ilk sıkıldığında bıraktığı koku değil, koklandıktan sonra bıraktığı etkidir. Bir ortama girince aldığımız bir parfüm kokusu veya yanımızdan geçip gidenin bıraktığı parfüm kokusu, o parfümün tam orta notasıdır. Orta notanın etkisi bir saatten fazla sürebilmektedir.
BAŞ DÖNDÜREN NOKTA: DİP NOTA
Bir kokunun başarısı tene yerleşmesinden geçiyor. Koku tene yerleştikten bir saat sonra orta nota veda ediyor ve yerini dip notaya bırakıyor, dip nota eğer kokuyorsa işte bu koku bir müzik eserinin muhteşem sesidir. Yoğunluk ve kalıcılık açısından en güçlü olan esanslar dip notada yerini alır. Dip nota o kokunun kalıcılığıdır ve etkisi 24 saat sürmelidir. Kokunun kişiliğini ve zirvesini dip nota belirler.
BERDAN MARDİNİ KOKULARI: MÜZİK MAKAMLARININ RAKSI!
Müzik ile kokuyu birleştirmek için, kafamın içinde yankılanıp duran bu düşünceyi nihayet hayata geçiriyorum. Müziğin ritmi, hayatı sarıp sarmalayan o kuşatıcı özelliği ve müzikteki makamlar. Hicaz, Saba, Uşşak, Nihavend, Segah, Hümayun, Neva, Muhayyer, Hüseyni, Rast. Bu makamları, bunların koku dünyasındaki notalarla uyumunu çıkarıp, parfümler ürettim. Hayalim gerçek oldu ve BERDAN MARDİNİ parfüm markası doğdu. Her bir parfüm ailesine bir makamın adını koydum ve kokuseverlerin beğenisine sundum.
MÜKEMMEL KOKUYU ARAMAK!
Benim koku maceram hiç tamamlanmayacak. Çünkü sürekli mükemmel kokuyu arıyorum. Mükemmel kokuyu ararken, nereden başlayacağınızı bilmek çok önemli. Doğada yüzlerce, belki de binlerce koku var. Koku notalarına hakim değilseniz, hangi kokuları sevdiğinizi bulmak oldukça zor olabilir.
Ben bu işte uzmanlaşmış bir ekiple önce bir koku çarkı oluşturup, koku ailelerini çıkarttım. Koku çarkı, doğada, şehirde, bir restoranın mutfağında, bir baharatçıda ansızın gelen kokunun ne olduğunu, hangi koku ailesine ait olduğunu gösterir insana. Koku çarkını ve ana ailelerini biraz anlatacak olursam, şöyle özetleyebilirim:
KOKU ÇARKI NEDİR?
Koku çarkı, kokuları ailelere ayıran ve onların da alt ailelerini gösteren yuvarlak bir çarktır. Kokuları sınıflandırır, hangi kokuların birbiriyle ilişkili olduklarını gösterir ve farklılıklarını ortaya koyar. Birbirini sınırlandıran, etkisini azaltan kokuları, birbirine uzak kokuları belirler.
KOKU AİLELERİ VE ALT AİLELER
Koku aileleri dört ana kategoriye ayrılır:
- Çiçeksi Kokular
- Oryantal Kokular
- Odunsu Kokular
- Ferah Kokular
Dört ailenin her birinin de alt ailesi bulunmaktadır. Her bir koku ailesinin belirgin özellikleri var ve insanlar, kişisel kokuları seçerken bir koku ailesini diğerine tercih ederler. Bir insanın kişiliği, burcu, yaşam biçimi, onun hangi koku ailesinden hoşlandığını gösterir.
1. ÇİÇEKSİ KOKULAR
İşte benim bayıldığım koku ailesi budur. Çiçeksi koku ailesi dünyada en yaygın
koku ailelerinden biridir ve dünyaca tanınmış birçok parfümde kullanılmaktadır.
Genellikle taze kesilmiş çiçekler gibi kokarlar.
Alt Aileler:
Meyveli Kokular: Şeftali, armut ve elma gibi tatlı, yenilebilir ve tropikal aromalar.
Çiçeksi Kokular: Taze kopartılmış çiçekler gibi kokar. Gül ve zambak en çok
kullanılan aromalardır.
Yumuşak Çiçeksi Kokular: Yumuşak, pudramsı ve tatlı aromalar.
Floral Oryantal Kokular: İnce baharat notaları içeren çiçek aromaları.
Yaygın Çiçeksi Notalar:
Gül
Yasemin
Portakal Çiçeği
2. ORYANTAL KOKULAR
Oryantal koku ailesi zengin egzotik kokulardan meydana gelir. Otlar, baharatlar ve
reçineler. Bu notalar çok serttir ve yumuşaması için kehribar ve tatlı notalarla
buluşmaları gerekmektedir. Bu ailenin en önemli özelliği baştan çıkarıcı olması.
Alt Aileler:
Yumuşak Oryantal Kokular: Yumuşak çiçek notaları, tütsü ve sıcak baharatlarla
karıştırılarak ortaya çıkan aromalar.
Oryantal Kokular: Tarçın, vanilya ve misk gibi tatlı, sıcak notalar.
Odunsu Oryantal Kokular: Baharatlı ve tatlı notalarla karıştırılmış paçuli ve sandal
ağacı gibi aromalar.
Yaygın Oryantal Notalar:
Vanilya
Mür
Anason
3. ODUNSU KOKULAR
Sıcağı sevenler, gösteriş isteyenler, kokumla cayır cayır yanayım diyenler, işte
odunsu kokular bunlara göre. Sandal ağacı ve paçuli gibi tütsü benzeri kokuları
sedir gibi daha kuru notalarla karıştırdığınızda Odunsu Kokular ortaya çıkar. Bu
notaların ateşini bir nebze de olsa söndürmek için narenciye ve çiçek notalarıyla
buluşturmanız, onları birleştirmeniz gerekir.
Alt Aileler:
Odunsu Aromalar: Sedir ağacı, sandal ağacı ve vetiver gibi aromatik kokular.
Yosunlu Ağaç Aromaları: Meşe yosunu ve kehribar gibi tatlı, pürüzsüz ve topraksı
kokular.
Kuru Odun Aromaları: Deri aromaları ile karıştırılmış tütsü aromalı kokular.
Yaygın Odunsu Notalar:
Paçuli
Vetiver
Sandal Ağacı
4. FERAH KOKULAR
Bazı insanlar ferahlığı sever, temizlikten nefes alır, dünyanın kokusunu içine
çekmek ister. Ferah kokular ailesi tam bu insanlara göredir. Otsu, narenciye ve
okyanus kokuları bu kategoriye girer. Taze kokular, daha güçlü bir koku
oluşturmak için baharatlı notalarla buluşunca ortaya ferah kokular çıkıyor. Ferah
kokular, aromatik, ekşi notalar, veya meyveli kokularla birleşince de ortaya çıkar.
Alt Aileler:
Aromatik Kokular: Lavanta veya odunsu kokularla karıştırılmış temiz ve taze ot
aromaları.
Narenciye Kokular: Mandalina veya bergamot gibi lezzetli veya keskin notalar.
Okyanus Kokuları: Deniz, yağmur veya okyanus notaları ile karıştırılmış su
kokuları.
Yeşil Kokular: Yeni biçilmiş çimenlerin ve ezilmiş yeşil yaprakların kokusu.
Yaygın Fresh Notalar:
Adaçayı
Bergamot
Greyfurt